Reformist Müsliman Hareketi'in Platformu



M.C. İslâm Dini Birliği’ne bağlı bir grup din görevlileri olarak bizler, İşbu Kurumun uzun yıllar boyunca, doğrusu kuruluşundan itibaren 600 yıldan uzun bir süre zarfında, sadece ülkede yaşayan Müslümanların kaderiyle alâkadar olmakla yetinmeyip ülkede ki dinî yaşamin gelişmesine de önemli katk ılar sunduğuna dair şüphesiz bir inanç taşımaktayız. Makedonya’nın tüm Müslümanlarının bağlı olduklari Hanefi hükmî mektebi, bu gökkubbe altında yaşayan Müslümanların milli ve kültürel kimliklerinin de muhafaza edilmesinde yardımcı olmuştur. Doğal olarak, İşbu dinî Kurumun çalısmaları ancak Islâm’in temel kaynakları olan Yüce Kur’ana ve Peygamberimiz Hz. Muhammed s.a.v.s.’in sünnetine, bunlarla birlikte Islâm dinî yaşamının kurumsal ve profesyonel gelişimini sağlayan iç hukuki hükümler ile yönetmeliklere istinaden gerçekleşmiştir. Geçmişten biriken tecrübeler, Kurumun Müslüman halka yakınlığı müddetince misyonunu daha iyi yerine getirdiğini kanitlamaktadır. Bu husus gerek Osmanlı döneminde, gerek ateist – komünist sistemde, gerekse son yıllarda ülkedeki siyasi plüralizm döneminde değişmemiştir. Kurum halkın genel çıkarlarından sapmıs olduğu an, memnuniyetsizlik, öfke patlaması ve İşbu dinî kurumu reddetmeye varan tutumlar belirmiştir. Bizlerin, İDB’de derin ve kapsamli reformlara iliskin çabaları da bu gerçeğe dayanmaktadır, zira suça ve yolsuzluğa bulaşmiş, gasp ve adam kayırmanın membagi olmuş olan kurumumuz, profesyonel olarak faaliyet gösteren ve kurumsal olarak gelişen yasal ve meşru bir kurum olmaktan son derece uzaktır. Mevcut durumda kurum, ona baglı din görevlisi olmayı dahi hak etmeyen, hele ki onu yönetmeye asla lâyik olmayan bir grubun kontrolü altındadır.

Platformumuzun hazırlanmasi ve uygulanması İşbu esaslara dayanmaktadır: “İDB çalışmalarını adalet, seffaflık, karar alma süreçlerinde kollektif organlarında istişare, yetkililerin görevlerinin yerine getirilmesinde, seçimlerde, atamalarda, sorumluluk vermede ve görevden almalarda danışma... Bu hususa istinaden, Reisül Ulema’dan başlayarak görevli müezzine dek tüm din görevlileri seçilmis ya da atanmıs oldukları görevin yükümlülüklerini yerine getirmedikleri, tutum ile çalışmalarının Islâm normlarına ve İDB’nin normatif düzenlemelerine uygun olmadığı, yetkili İDB organlarının hüküm ve kararlarına uygun şekilde çalişmadiği, konumunu İDB’nin çıkarlarının aleyhine suistimal ettiği, görev ve yükümlülüklerini başarısız şekilde yerine getirdiği, görevini yerine getirmekte yeterli olmadiği, hastalık, yaş haddi, ölüm ve ya kendi isteğiyle görevden ayrılması hususlarının mevzu bahis olduğu durumlarda İDB organları tarafından görevden alınabilir ve yetkileri iptal edilebilir.” (M.C. İslâm Birliği Anayasasi, 1. Başlik “Genel Hükümler”, Madde 8 ve 7. başlık, “İDB’ye Bağlı Din Görevlileri”, Madde 58)



M.C. İSLÂM DİNİ BİRLİĞİ’NIN İŞLEYİŞİ

Günümüzde İDB’nin işleyişi tam manada bir felçin esigindedir. İşbu kurum pek fazla zarar görmüstür. Kurum her geçen gün kendi özgün kimliğini yitirmekte, amaçları ‘arpıtılmakta ve haysiyeti zedelenmektedir. Anayasa, farklı organların tüzükleri ve tüm yönetmelikler amaçlı olarak ve zerre sorumluluk hissedilmeksizin çiğnenmektedir. Günümüzde İDB’de ancak suç, hırsızlık, gasp, yıkım, insancıl olmayan davranısşlar, yolsuzluk ve adam kayırma egemendir. Kurumun organları ve danışma ile yönetim kurulları neredeyse hiç bir araya gelmemektedir. İDB bir birey – kuruma dönüşmüştür! Orada bir birey, despotça her zaman her sey için karar alabilmektedir.

Kollektif bir organ olarak Riyaset, görev süresi dolmuş, orada görev almaya lâyik olmayan, akademik içerik hazşrlama sahtekarlarş ve kirli dosya sahibi bireylerden yönetilmektedir. İDB’nin en yüksek organı olan Reisül Ulema makamını işgal eden zat ise, tüm seçim sürecine hile katarak kendi kenDİNİ Başkan ilân etmiştir. Kollektif karar almanın yerini, bireysel karar alma almıştır. Kurumda, dinî çalışmalar yerine, ancak gasp, hırsızlık ve suça yetkinliği olan bir işgalcı grubun amaçlarına yönelik faaliyetler yürütülmektedir. Insani dayanışma, şimdilerde artık İDB’yi insancil istikametten uzaklaştıran hainler oldukları kanıtlanmış olan bu zorbacıların istahları altında boğulmuştur. İDB’de, insancil iletisimin yerini günümüzde artık kibir ve dikta, sefkatli kelamin yerini en çirkinlerinden küfürlerin oluşturduıu jargon kaplamiştir.

İDB’nin yüzyillik bir dinî kurumdan bir birey – dernege indirgenmesi, vakfın adım adım başkalaştırılması, ülkedeki Islâmi yaşam adına vatandaşlardan çalınması büyük bir güven kaybına ve İşbu kurumun daha sağlıklı bir geleceğe sahip olmasina iliskin umudun tamamen yozlasmasina sebebiyet verminştir. Ve, günümüzde artık İDB’nin halkın mi yoksa kimi oligarkların mi hizmetinde olduğu bilinmemektedir!

Kurumun suça bulaşmiş olması, seçimlere hile katılması suretiyle görev yerlerinin işgal edilmesi, dolayısıyla kurumun meşruiyetini yitirmesinin sonucu olarak İDB’de artık bir güvensizlik ve anlamsızlık atmosferi hakimdir. Yönetim organlarının seçimine ilişkin tüm prosedürler çiğnenmiş ve Anayasa ile diğer ilgili hükümlerle öngörülen tüm süreler aşılmıştır. Öyle ki, haklı olarak günümüzde İDB’nin sadece fiili olarak degil, yasal olarak da meşru olmayan yönetim organlarına sahip olduğu sonucuna varılmaktadır. Yüksek insani ve profesyonel degerlere sahip insan kaynaklarına ilişkin gayretler, ilgili görev yerlerine lâyık olmayan, sahte diplomalı, süfli davranışlı, ahlaksız ve haysiyetsiz kadroların atanmasına ön ayak olan çetelerce engellenmektedir. şüphesiz böyle bir durum, ancak kurumun basında yasal olmayan yöntemle geçmis, Resiül Ulema makamını işgal etmiş bir kişi tarafından oluşturulabilir.



PROGRAM İLE PROJELERİN EKSİKLIİĞİ VE İDB’DEKİ KARĞAŞA

Program, proje ve vizyon eksikliği ile aşırı amatörlük, İDB’ye her geçen gün daha da büyük zararlar vermektedir. Ülkedeki müminler nitelikli bir Islâmi etkinliğe adeta hasretler, ülkemiz Müslümanlari Islâmi yaşamın çağdas bakımdan gelişimine ilişkin en ufak bir kurumsal çaba dahi görememekteler. Ülke Müslümanları, İşbu kurumun başkanı olduğunu iddia eden bir zatın bireysel çıkarları doğrultusunda ve Hanefî hükmî mektebinin zararına olan bir adaletsiz oyunun oynandışına şahit olmaktadırlar. Bir dönem Islâm’ın düsmanı olarak addediği ve kendilerine karşı görülmemiş bir karalama kampanyası yürüttüğü tüm bireyleri günümüzde somut görev yerlerine atayarak kurumsallaştırmıştır. Tüm bu oyunlar ve dahası, günümüzde İDB’nin göz ardı edilmesi ve uluslararası toplumun ajandalarının kenarlarında kalmasına sebebiyet vermiştir. Eskiden saygın bir kurum konumunda olan İDB, günümüzde tehlikeli bir “örgüt“ olarak algılanmaktadır.

Günümüzde İDB’de “inanç” ve “din” yerine ancak seçim sürecine hile katan ve şimdilerde artık her geçen gün artarak islediği suçlara hizmet eden bir kadro oluşturam malum zatın keyfi ve piskopatça emirleri hüküm sürmektedir.

Yüzyillik bir DİNİ kuruma lâyik etkinliklerle dolu bir profesyonel faaliyet amaçyalan, sadece bünyesindeki organ ile kurumlarin çalismalarını analiz edip sonuçlar getirmekle yetinmeyip DİNİ yaşamın ve müminlerin perspektiflerini de kapsayan benzeri çalışmalariaı yürütme iddiasinda olan bir kurum, profesyonel bir tutum içerisinde çalışmalarını yürütme iddiasinda olan bir kurum ülke içinde ve dışından akademik dünyanin düşüncelerine danışır ve onlari göz önünde bulundurur. Bu esasa istinaden, günümüzde vahim durumda olan toplumumuzun hazirliksiz, rehbersiz ve profesyonel ile nitelikli bireylerin yönlendirmelerinden mahrum şekilde karşilaştiği olaylar ve olgular hakkinda platformlar, tutumlar ve kararlar hazırlar.

Toplumun iyiliğini amaçlayan bir programı baz alarak çalışmalarını yürüttügü iddiasında olan bir kurum, sadece son derece şeffaf olmakla yetinmeyip, aynı zamanda hataların düzelmesine ve kurumun yönetimine ilişkin iyileştirmelere vesile olabilecek öneri ve eleştirilere açık olmalı; organize şekilde ve güçlü bir iradeyle hatalardan kaçınma ve aynılarının düzeltilmesi yönünde çalişmalar yürütmeli; kurum içinde her türlü hırsızlık ve yolsuzluk çabasını ifsa edip onunla savaşmalı; hırsizlk ve yolsuzluğa bulasanlari kurum içindeki görevlerinden tereddütsüz uzaklaştırmalıdır. Bu denli bir kurum, tüm yönetici organlarından, programlarından yer alan her vaadi harfiyen uygulamalarını ve gerçekleştirmelerini talep etmelidir. Ancak bu şekilde bu denli nitelikli bir kurum müminlere ve genel refaha hizmet edebilir ve ülke ile topluma destek verme bakimindan bir rol model teşkil edebilir. 2011 yilindan günümüze meşru olmayan bir başkan tarafından işgal edilmiş olan İDB’deki işleyişten uzak mevcut durum, utanç verici sonuçlar, yolsuzluk, suç politikaları, hainlik ve nepotizmin pençesinde olan bir İDB’nin sadece Anayasal ve tüzüksel ilkelerden değil, Islâm’ın temel ilkelerinden de saptığına dair kategorik olarak yaşınamaz bir gerçeği ortaya çıkarmaktadır.

Günümüz İDB’sinin bu utanç verici uygulamasına karşı çıkmaya ilişkin her bireysel ve kollektik çaba, ancak İDB’yi kişisel iktidarı ve yasal olmayan yollardan servet edinme aracı olarak kullanan bireyleri korkutmaktadır. Zira, tam da bu insanlar isleyisten uzak, tamamen felç olmuş, kimliğini kaybetmiş, sorumluluk duygusu öldürülmüş ve bahsekonu kurumun işgalinden günümüze dek oynanan çirkin oyunların izlerinin silineceşi ümidiyle kurumun kendi özyikimini teşvik eden bir İDB arzulamaktadırlar.



İDB’DE REFORMİST MÜSLİMAN HAREKETİ

İDB, Makedonya Cumhuriyeti’nde faaliyet gösteren asırlık bir kurumdur. Müminlerin ve önceki yöneticilerin fedakârlığı ve adanmışlışının sayesinde İDB türlü iktidarlara, otoritelere, despotlara ve sistemlere direnmistir. Süphesiz İDB milli ve DİNİ zenginligimizdir, doğrusu insani değerlerimizin yekünüdür. Öyle ki, her kiymetli hazine gibi, her türlü çökertme ve yıkım çabalarina karsi muhafaza edilmelidir. Günümüzde malum zatların elinde mahkum alınmşs olan, hırsızlık ve gasp ile nepotizm ve kişisel hesaplarla yeryüzünden silinmek istenen bahsekonu kurum, tarihi misyonu itibariyle yıkılmaz bir hüviyete sahiptir.

İDB’nin din, ulus ve toplum için tehlikeli bir grup tarafindan suistimal edildiğini gören her bireyin ve toplumsal kesimin, İDB’de düzenin, anayasallik ilkesinin ve kurumsal çalışma sisteminin yeniden sağlanması yönünde gayret göstermeleri için hiçbir zaman geç değildir. İşbu kurum bünyesinde saygınlışa sahip bir grup görevli olarak bizler, ülke Müslümanları için kutsal bir emaneti teğkil eden kurumumuzda türlü çirkin oyun ve projelerin kurgulandığını gördük ve İDB’nin aleyhine olan bu gelişmelere karşı var gücümüzle karsı çıkıp savaşmaya karar verdik.



HAREKETİN AMAÇLARİ

RMH'in amaçları sunlardır:

İDB’de, Anayasa ve kurumları ile organlarının diğer hükümlerine esasen doğru işleyişin ve profesyonelliğinin sağlanması. Müslümanların İDB’ye güvenlenlerinin yeniden sağlanması ve basta azinlik statüsünde olan Müslüman etnik topluluklar olmak üzere tüm kesimlerde İDB’ye yönelik aidiyet duygularının oluşmasının sağlanması. İDB’nin kurumsal kimliğinin yeniden kazandırılması ve dayanışmanın tesvikinde ki rolünün güçlendirilmesi, ülke toplumundaki ağırlığını yeniden kazandırarak İDB’ye duyulan umut ve güvenin yeniden sağlanması.

İDB’nin tarihi kimliği ve değerlerinin, din adına yapılması muhtemel olan ve kurumun dinî fitratını tehdit eden her türlü sapkınlıklardan muhaza edilmesi.



REFORMİST MÜSLİMAN HAREKETİ'İN HEDEFLERİ

İDB’nin kurumlarinin güçlendirilmesi, aynılarının profesyonelleşmesi ve İşbu kurumun önemsizleştirilmesi amacını taşıdıkları artık kanıtlanmış olan bir grup oligarkın mülkiyetinde sıradan bir derneğe dönüştürülme çabalarının önlenmesi.

Maliye sektörünün hem profesyonel hem devlet kurmları tarafından denetime tabî tutulması ve İDB’nin kutsal mülkiyetini mağdur etmiş ve gasp etmiş olan tüm suistimallerin günyüzüne çıkartılması, aynılarının adalete hesap vermelerinin sağlanması. Istikrarlı ve gelişimci ekonomik mekanizmalarin olusturulması ve bu sayede dinî ve insani degerlerin ön plana çıkarılacağı etkinliklerin düzenlenmesi, dinî yasamın gelişmesi ve Yüce Kuran’ımız ile Peygamberimiz Hz. Muhammed s.a.v.s.’in Hadis – i şeriflerinin buyurduğu üzere dayanışma hissinin güçlü bir şekilde yaşatılması. Uluslararası toplum nezdinde kurumun yeniden kurumsal ağırlığını sağlaması ve İDB’nin günümüze dek katılım sağladığı tüm dinî hüviyetteki uluslararası konferans ile organizasyonlarda hak ettiği konumu elde etmesi.

Dinî mekânlarin bakımı, insan kaynaklarının becerilerinin arttırılması ve İDB’nin hem ülke Müslümanlarına hem diasporamıza lâyikıyla hizmet edebilmesi yönünde profesyonellik seviyesinin arttırılması.

İDB’de kapsamlı reformların uygulanmasının ardından yönetici konumlarında görev alma adaylarının programlarında öngörülen tüm vaat ve hedeflerin tam uygulanması. Görev aldıkları yerlerde vaatlerini gerçeklestiremeyecek olanlar, İDB’nin yetkili organları tarafından yılda bir olarak yapılacak olan netice analizlerine istinaden görevden alinacaklardir. Profesyonel ve nitelikli kadrolarin istihdam edilmesi için istihdam önlemlerinin yeniden düzenlenmesi, etnik topluluklar arasi ayrimcilikla mücadele, yolsuzlukla ve nepotizmle mücadele, insani degerlerin canlandirilmasi, yardimlasmanin arttirilmasi, her tür DİNİ etkinligin düzenlenmesinde üst seviyede organizasyon ve profesyonel yaklasim sergilenmesi. Yayincilik faaliyetlerinin arttirilmasi.

İDB’nin, isledikleri suçlari Islâm Dini kisvesi altinda gizleyen kimi oligarklar ve vicdansiz kisilerin elinde rehin tutulmasi ve aynisinin yolsuzlugun membagina dönüstürülmesine karsi daimi mücadeleye tavizsiz destek verilmesi. Zira, İDB’de uzun yillar boyunca isledikleri hirsizliklarin neticesinde zenginlesmis olan kimi bireyler, İşbu kurumun üst düzey görev yerlerini suistimal eden kimi vicdansizlar ve hatta bu kutsal emanetin mülkiyetini yargi organlarina rüsvet olarak verme derecesinde suistimal eden kimi art niyetliler, günümüzde artik kurum içi karar alma mekanizmalarini tekellerine almis ve İDB’nin hiçbir ilgili organ ve prosedürünü saygilamadan hem İDB’yi hem de ülkedeki Müslümanlari derinden yaralayan kararlar almaktadirlar. Öyle ki, reform sürecinin birincil hedefi İDB’nin suç ve hirsizlik unsurlarindan arindirilmasidir. Lâkin bu, İDB’nin finansmanlarina kirli ellerini daldiran hirsizlarin affedilmesi anlamina gelmemektedir. Bundan dolayi, İDB’de Reformist HAREKETİne, yasal imkânin olustugu ilk andan itibaren, İDB’deki mevcut tüm oligarklarin ve onlarla birlikte tüm Reformist HAREKETİ üyelerinin maddi ve parasal servetinin tespit edilmesi ve kamuoyuyla paylasilmasi hususunda yasal girisim baslatacaktir. Bu sürecin sonunda ise elde edilen veriler mahkemeye ibraz edilecek ve gerek İDB’yi isgal edenler gerekse reformistler arasindan olsun, susitimaller neticesinde yasal olmayan yollarla elde edilen tüm mülkiyetlere ilgili kurumlar tarafindan el konulmasi talep edilecektir.

Geçler, bayanlar ve hafizlar gibi farkli kesimlerin teskilatnacagi farkli derneklerin ve imamlar sendikasinin kurulmasi ve böylelikle karar alma süreçlerinde ülkemiz Müslümanlarindan daha genis kitlelerin katilimina imkân verilmesi. Böylece İDB’nin demokratik hüviyeti ortaya çikacak ve İDB’deki mevcut otoriter ile diktaci sistemin yeniden canlanmasina iliskin her tür risk ortadan kaldirilmis olacaktir. Bununla, malum oligarklarin simdiye dek uyguladiklari ve tüm çalisan ile görevlilerin Reisül Ulema makamini isgal eden zatin mecburi hizmetinde olmasini istedikleri uygulamaya son verilecektir.



REFORMİST MÜSLİMAN HAREKETİ İDB ANAYASASI’NDAKI DEGİŞİKLİK VE İLAVELERE İLİŞKİN ÖNERİLERİ

Reformist HAREKETİ, İDB’nin profesyonel isleyisi dogrultusunda İDB Anayasasi’nda kimi degisiklik ve ilavelerin yapilmasini önermektedir:

İDB’de ebedi bir görev yeri yoktur.

Reisül Ulema sifati BİRLİĞİn sembolüdür ve kurumsal degil, manevi bir makamdir.

İşbu Anayasa’yla “Profesyonel ve dogru isleyise sahip bir İDB” taahhüt eden unsurlar belirtilmektedir:

a – Önergeler, İDB’nin yüm organ ile kurumlarinin yönetici organlari için geçerlidir. İDB’deki tüm yönetici organlar, ilgili kurumun tüm yönetici organlari hakkinda Önerge girisiminde bulunabilir.

b - İDB müftülüklerinin %51’i, tüm yönetici organlari hakkinda önerge ve görevden alinmaya iliskin referandum girisiminde bulunma hakkina sahiptirler.

Suça ve yolsuzluga bulasmis olanlar ile oligarklarin tüm İDB organlari ve kurumlari ile tüm temsiliyet arz eden görevlerden uzaklastirilmalari.

İşbu durumlarda kisilerin tüm İDB organlari ve kurumlari ile tüm temsiliyet arz eden görevlerden uzaklastirilmalari :

a – meslektaslarla mutabakat saglanmadan kararlarin alinmamasi durumunda;

b – Reisül Ulema makami, ilgili kollektif organin karar ve tutumunu göz ardi ederek karar alma yetkisine sahip degildir;

c – Karar alma sürecinde meslektaslarin mutabakatinin alinmasi ilkesinin saygilanmamasi durumunda;

ç – yönetici organlarin seçimi sürecinde tutanak ve oylamada manipülasyon ve ya sahtecilik yapilmasi durumunda;

d – yönetici organlari gizli oylamayla seçilmelidir, Reisül Ulema ise seçimlerin ardindan seçim sonuçlarini onaylar ve kararnameleri verir;

İşbu Anayasa’yla İDB Arsivi’nin is ve görevleri, İDB’ye sunulan ve ya kurum tarafindan sunulan her evrak ve ya resmi belgenin arsivlenmesi, her projenin ve projeye iliskin ödeme evraklarinin proje esnasinda ve sonrasinda arsivlenmesi çalismalari belirlenir.



REFORMLAR HAKKINDA EYLEM PLANI

İDB’de reformlar amaciyla baslayan yolculuk, İDB Genel Sekreteri’nin İDB bünyesinde Reis makamini isgal eden zatin bilfiil bilgisi dahilinde büyük ölçeklerde hirsizliklarin yapildigi bilgisine istinaden istifa etmesiyle baslamistir. Yapmis oldugumuz derin bir arastirma ve analiz, İDB’nin kapsamli sekilde reformlastirilmasina iliskin talebimizde kararli olma hakkimizi vermistir.

Mecburi olan reformlari göz ardi etmek ve aynilarindan kaçinmak sadece Riyaset makaminin yüzeysel bir “reformasyonu” ya da İşbu Riyaset’in mesru olmayan ve manipülasyondan baska birsey arz etmeyen iki – üç toplantisinin düzenlenmesiyle yapilmaz, kaldi ki bu toplantilarin düzenlenmesi Riyaset’in halen İDB Reisül Ulema makamini isgal etmis zatin kontrolünde oldugu gerçeginin birkez daha altini çizmektedir. Aynisi ne ülke Müslümanlarinin fitre, zekât ve desteklerinden toplanan İDB bütçesinden yüklü miktarlar ödeyerek gerçeklestirilen medya kampanyalariyla da gerçeklestirilemez.

Riyasetin aklanmasi iddiali medya kampanyalari ya da birkaç yüzeysel toplantiyla gerçeklestirilemez, bu ancak tüm olasi süphe ve spekülasyonlarin ortadan kaldirilacagi kapsamli tartismalarla mümkün olabilir. Bundan dolayidir ki, Riyaset’in bu toplantilari ne seffafligin ne de İDB’de herseyin yolunda oldugunun bir göstergesi olamaz, bunlar ancak Reis makamini isgal eden zatin sahte mesruiyetinin ve yasalara aykiri suç faaliyetlerinin onaylanmasi anlamina gelmektedir. En üst organlarin toplantilari büyük karar ve tutumlarin alinmasi amaciyla düzenlenir, ülkedeki Islâmi yasamin temel tasi olan bir organin yasal olmayan yollara sürüklenmesi için degil.

Günümüzde Riyaset’in ne tür toplantilara ihtiyaci vardir?

Riyaset’in günümüzde İşbu konulari ele alacak toplantilara ihtiyaci vardir:

Sorunlarin, gerçeklerin, fikirlerin ile önerilerin kiyaslanacagi ve sonuçlarin ülkedeki Islâmi yasamin gelisiminde yeni safhalar açacagi toplantilara ihtiyaç duyulmaktadir.

Toplantilar seffaf ve kamuoyuna açik olmali, bu toprantilara sadece İDB bütçesi vasitasiyla rüsvet ödenmek suretiyle yandaslik yapan medyalar degil, ülkenin tüm medya kuruluslari katilabilmelidir.

Toplantilarda tartismali olan tüm bireylerin sorumluluklari analiz edilmeli, yönetici organlarin platformlarindan dogan gerçekler ve argümanlar ile düzenlenen etkinlikler detayli olarak analiz edilmelidir.

Ülkeden ve diasporadan müminler yönetici organlarin proje ve platformlarina erisim hakkiyla birlikte, aynilarinin gerçeklesmesi ve ya gerçeklesmemesi durumundaki ödüllendirici ve cezalandirici önlemleri de bilme hakkina sahiptirler. Dogru isleyise sahip bir İDB böyle olmalidir!

Riyaset toplantisi mevcut isgalci “baskanin” görev süresi boyunca gerçeklestirdigi çalismalar hakkinda rapor sunmalidir. Somut olarak İDB’nin basinda bir oligarsi olusturmak suretiyle kurumu rehin almis birkaç kisi hakkinda ortaya atilan iddialari onaylamali ve ya reddetmelidir. Yerli ile diaspora kamuoyuna zalim ve hainlerin, sapkin ve suistimalcilerin İDB’de yerleri olmadigini, onlarin kesinlikle İDB kurumlarindaki yönetim organlarinda görev alamayacaklarini kanitlamalidir. Din adina yapilan çalismalar hakkinda gerçeklestirilecek olan arastirmalar ve yapilan hizmet ya da suistimale istinaden alinacak olan ödüllendirici ve ya cezalandirici önlemler kamuoyuyla paylasilmalidir.

Riyaset toplantisi İDB’nin kendi bünyesindeki yapilanmasi ve isleyisi hakkinda analizler yapma imkânini olusturmalidir. Ülkede ki Vahhabi hareketlerinin son derece tehlikeli olduklari sonucuna varildigi, ancak ayni hareketlerin demirbas isimlerinin İDB kurumlari içerisinde görevlendirildigi ve hatta imtiyaz sahibi oldugu bir ortamda Riyaset toplantisinin bir anlami olabilir mi?!

Halbuki ihtiyaci hissedilen toplanti, görevlilerin görev sürelerinin üç aylik, alti aylik ya da 1 yillik degerlendirmelerinin yapildigi, ilgili görevlinin çalismalarindaki basari ve ya basarisizligi hakkinda hesap verecegi, buna istinaden ilgili önlemlerin önerilecegi, basarisiz olanlar için görevden alma önleminin dahi gündeme gelecegi, basarili olanlarin ödüllendirilecegi bir toplantidir.

İDB bünyesindeki organ ve kurumlarin bu tür verimli toplantilara ihtiyaci vardir, İDB’deki hirsizlik ve yolsuzlugu mesru kilma toplantilarina degil.

Ülkede ve diasporada yasayan Müslümanlarin, İDB Baskani makamini isgal etmis olan zatin yasal olmayan faaliyetlerini mesrulastirma ihtiyaci hissettigi her seferinde düzenledigi toplantilara inanma mecburiyetine katlanmalarini beklemek akil disidir.



FAALİYETLERİN ORGANİZASYONU VE AJANDASI

İDB’de Reformlar HAREKETİn’nin faaliyetleri kamuoyuna yönelik tam bir seffaflik içinde yürütülecektir. Kendimizi, halihazirda İDB’yi rehin almis olan bu son derece tehlikeli oligarklarin elestirmeni olarak addeden bizler, kamuya malum faaliyetlerimize İşbu platformun açiklanmasiyla start vermekteyiz. RMH farkli imamlar, cemaatler ve İDB'de gorevli bir kismi olan faliyetler, bulusmalar yürütülmektedir ve tum hukuki yürütmeler takip ettmektedir, hukuki bir devlet israrcisidir. Ayrica, degerlendirme ve fikir teatisi imkanini sunan tüm sosyal aglarda da aktif oldugunu beyan ediyoruz. Bu fikir teatilerinin sonucunda Reformlar HAREKETİnin platformunun daha da zenginlesecegi ve her geçen gün en ufak bir ikilem dahi yasamadan aramiza katilacaklarina emin oldugumuz çogunlugun düsünce ve iradesiyle bir eylem planina dönüseceginden eminiz. HAREKETİmiz, bu planin tamamen uygulanmasina dek devam edecektir.